Bakan Tekin, Adile Sultan Kasrı Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu’nda, “Genç Canlarımızla Muharrem Ayı Lokma Sofrası” programına katıldı.
Tekin, sözlerine, “Bugün burada birazdan konuşulacak şeylerle ilgili adım atacaksak, atıyorsak, cesaretle bu işleri yapabiliyorsak eğer Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda bize verdiği cesaret, bize yaptığı yönlendirmeler ve bize verdiği talimatlarla bunu yapıyoruz demektir. Bunun altını çizelim.” diyerek başladı.
Kamusal görevlerini ifa ederken ve gündelik hayatındaki çalışmalarında bir prensibi olduğunu ifade eden Tekin, “Bugüne kadar geçmişin muhasebesini yapmak, geçmişte yapılanlar üzerinden birbirimize yönelik ‘Kim haklı?’ tartışmasına yönelmenin hiçbir faydası olmadığını gördüm. Bu tartışmalar sadece gelecekte atacağımız adımlarla ilgili önümüzde problem teşkil ediyor. Atacağımız adımları ötelememize sebebiyet veriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Tekin, 2002’den itibaren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın inançlar üzerinde uygulanan baskıcı politikaların tamamını reddeden bir algıyla yola çıktığını belirterek, “Sayın Cumhurbaşkanımızla çok uzun bir birlikteliğimiz var. Bu süreç içerisinde inançlar üzerindeki bütün baskıları ortadan kaldırmayı, birlikte çalıştığı bizlere sürekli talimatlandırdı. Bununla ilgili geçmişte nelerin yaşandığını tartışmaya, konuşmaya gerek yok. Bundan sonra neler yapılması gerektiğine bakmak lazım.” ifadelerini kullandı.
Tüm inançların özgürce yaşandığı bir Türkiye’yi hayal ve arzu ettiğini dile getiren Tekin, “Alevi ya da Sünni hiç fark etmez, bir gencin inancına sahip olarak, inancını öğrenerek yetişmesini arzu etmesinden gerçekten mutlu oluyor ve gurur duyuyorum. Bunu da Milli Eğitim Bakanı olarak, bir akademisyen olarak arzu ediyor ve istiyorum. Bunu temin etmenin de boynumuzun borcu olduğuna inanıyorum.” dedi.
Tekin, geçmişte yaşanan olumsuzlukların unutulması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
“İnançları, farklılıkları bir zenginlik olarak kabul edelim. İnsanların inançlarını öğrenme, hayata geçirme ve yayma hürriyetini bir temel insan hakkı olarak kabul edip bunun üzerinde politika geliştirelim. Bu, Türkiye’yi zenginleştirecek, milli birliği güçlendirecektir. Bizim asli vazifemiz, milli birliğimizi ve beraberliğimizi güçlendirmek. Bu bizim için önemli. Bunu temin ederek, bu ülkenin vatandaşı olmayı, bu toplumun ferdi olmayı arzulayan, bundan gurur duyan bir toplum oluşturmak bizim görevimiz. Bunu da ancak bu söylediğim perspektifle bakarak yapabiliriz.”
Tekin, üniversitede rektör olduğu dönemde Alevilik konusunda yaptıkları çalışmaları anlatarak, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu konuda var olan bir merkezi çok aktif hale getirdik. Akabinde orada yüksek lisans ve doktora programlarının açılmasını sağladık. Ardından Alevi-Bektaşi çalışmalarının bir doçentlik alanı olarak YÖK tarafından kabul edilmesi için mücadele ettik. Onu temin ettik. Bu benim için önemli. Çünkü şu an benim gördüğüm en önemli şey; Alevi-Bektaşi inancıyla ilgili üzerinde uzlaşılmış literatür konusunda sorunlar var. Bu sorunun bize yansıyan tarafı da var, bana yansıyan tarafı da var.”
Bakan Tekin, eğitime erişim konusuna işaret ederek, “Hiçbir ayrım gözetmeden tüm çocuklarımızın eğitime erişimini maksimum düzeye çıkaracak tedbirleri aldığımızı ve almaya devam edeceğimizi söylemek isterim.” şeklinde konuştu.
“İlerleyen zamanlarda bu adımlar daha da artırılacaktır”
Alevi-Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanı Ali Rıza Özdemir de kendilerini böyle anlamlı bir etkinlikte buluşturan herkese teşekkür etti.
Alevi olması nedeniyle çocukluğunda ve gençliğinde bazı sorunlarla karşılaştığını anlatan Özdemir, “Birçok arkadaşımız Alevi olduğunu, Bektaşi olduğunu ifade edemiyordu.” dedi.
Özdemir, Alevi vatandaşlarla ilgili yapılan çalışmalara işaret ederek, “Zaman içerisinde hem Alevi toplumunun hak arayışıyla hem de son dönemlerde Sayın Cumhurbaşkanımızın atmış olduğu cesur adımlarla birlikte toplumda ciddi bir dönüşüme ve zihniyet değişimine sebep olundu. İnşallah ilerleyen zamanlarda bu adımlar daha da artırılacaktır.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından Bakan Tekin, katılımcılarla birlikte oruç açtı.