İsrail, İran ve ABD arasındaki çatışmaların bir ateşkes anlaşmasıyla sona ermesinin ardından bölgede diplomasi çalışmaları hız kazandı. İsrail basınında yer alan haberlere göre, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer’in Washington yönetimiyle görüşmek üzere ABD’ye gideceği öne sürüldü. Dermer’in, Trump’ın ekibiyle “İbrahim Anlaşmaları’nın” Suudi Arabistan’ın da dahil edilerek genişletilmesi, Gazze Şeridi’nde ateşkes ve İran’a 12 gün boyunca süren saldırılar sonrası son durumu görüşeceği iddia edildi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun temmuz ortasında ABD’ye düzenlemesi beklenen ziyaretin de görüşmelerde ele alınacağı belirtildi.
Katar: Değerlendirilsin
Bölgede diplomasi adımları hız kazanırken, İsrail ve Hamas arasında dolaylı görüşmeleri gerçekleştiren Katar yönetiminden de fırsatın kullanılması çağrısı geldi. Katar Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, İsrail ve İran arasında sağlanan ateşkesin Gazze’de bir anlaşma ve rehinelerin serbest bırakılması için iyi kullanılması çağrısında bulunuldu.
Öte yandan İsrail’in İran ve müttefiklerine yönelik agresif politikasının devam edeceği sinyali de verildi. İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, İran’a yönelik 12 günlük ‘Yükselen Aslan’ operasyonunun sona ermesinin ardından İsrail’in İran’a yönelik yeni bir strateji izleyeceğini duyurdu. Katz, “Yükselen Aslan operasyonu, yeni İsrail politikasının sadece bir ön gösterimiydi. 7 Ekim’den sonra dokunulmazlık sona erecek” dedi.
Trump reddetti: Yardım yok
Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, İran’a askeri amaçlara hizmet etmeyecek şekilde nükleer tesisler geliştirmesi için 30 milyar dolar finansal destekte bulunmayı düşündüğü yönündeki haberleri yalanladı. Bahsi geçen iddiaların “asılsız ve uydurma” olduğunu belirten Trump, “Sahte haber medyasından hangi gereksiz çıkıp da ‘Başkan Trump, İran’a askeri amaçlı olmayan nükleer tesisler kurması için 30 milyar dolar vermek istiyor’ diyor?” ifadesini kullandı.
NBC News’in konuya aşina 3 kaynağa dayandırdığı dünkü haberinde, Trump yönetiminin, uranyum zenginleştirme faaliyetlerini durdurması karşılığında İran’a bazı ekonomik teşvikleri gündeme getirdiği yazılmıştı. Konuşulan teşvikler arasında dondurulmuş İran varlıklarının serbest bırakılması ve sivil nükleer program geliştirmesi için Tahran’a teknik destek sağlanması gibi konuların yer aldığı belirtilen haberde, İran’ın 30 milyar dolara kadar ekonomik kaynağa erişim sağlayabileceği ileri sürülmüştü.
İran, UAEA ile bağları kopardı
İran, İsrail ve ABD’nin saldırılarını meşrulaştırmakla ve İsrail adına casuslukla suçladığı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi’nin bundan sonra ülkeye girişine izin verilmeyeceğini duyurdu. İran meclisi UAEA ile tüm işbirliği de askıya almıştı.
Arakçi: ‘Trump Baba’ya koştular
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Trump’ın ülke lideri Ali Hamaney’e yönelik sözlerini eleştirdi. Trump, “Onu çok çirkin ve onur kırıcı bir ölümden kurtardım ve ‘Teşekkürler, Başkan Trump!’ demek zorunda değil” ifadelerini kullanmıştı. Arakçi “Eğer Başkan Trump, anlaşma isteğinde samimiyse Hamaney’e yönelik saygısız ve kabul edilmez tonunu bir kenara bırakmalı” şeklinde konuştu. Açıklamasında İsrail’e de değinen Arakçi “İsrail rejiminin füzelerimiz tarafından dümdüz edilmekten kurtulmak için ‘babaya’ koşmaktan başka şansı yoktu” diyerek NATO Genel Sekreteri Mark Rutte’nin Donald Trump’a ‘baba’ olarak seslenmesine atıfta bulundu.
İran’da yas günü
İsrail’in saldırılarında hayatını kaybeden Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Bakıri dahil İranlı üst düzey askeri yetkililer, nükleer bilim insanları ve bazı sivillerin de aralarında olduğu 60 kişi için Tahran’da toplu cenaze törenleri gerçekleştirildi. Sabah saatlerinde Tahran Üniversitesi yerleşkesinde kılınan cenaze namazlarıyla başlayan törenlere Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan başta olmak üzere çok sayıda üst düzey yetkili katıldı. İran lideri Ayetullah Ali Hamaney törende hazır bulunmadı.
Törenlerde ABD ve İsrail aleyhine sloganlar atıldı. İnkılap Meydanı’ndan Azadi Meydanı’na kadar büyük bir halk topluluğunun eşliğinde taşınan cenazeler oradan da bir kısmı Tahran olmak üzere ülkenin çeşitli kentlerinde toprağa verilecek.