ABD Başkanı Donald Trump, Husiler tarafından Kızıldeniz’de yapılan yüzlerce saldırının “İran’dan kaynaklandığı” düşüncesini paylaştı.
Trump, Truth Social adlı sosyal medya platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda,”Kimse kandırılmasın! Yemen halkının nefret ettiği, Yemen’de konuşlanmış kötü niyetli mafya ve haydutlar olan Husiler tarafından yapılan yüzlerce saldırının hepsi İran’dan kaynaklanıyor.” ifadelerine yer verdi.
Husiler tarafından bundan sonra yapılacak herhangi bir saldırı veya misillemeye “büyük bir güçle karşılık verileceğini” belirten Trump, “Ve bu karşılığın nerede duracağının garantisi yok.” diye yazdı.
Trump, İran’ın bölgede kontrolü kaybetmiş gibi görünmesinin gerçeği yansıtmadığını, Husilerin her hareketini onlara dikte ettirdiğini, Yemen’deki gruba, para, silah, istihbarat ve son derece gelişmiş askeri teçhizat sağladığını iddia etti.
ABD’nin bundan sonra Husiler tarafından yapılacak her saldırıyı “İran tarafından yapılmış kabul edileceğini” ifade eden Trump, dolayısıyla Kızıldeniz’deki bu saldırılardan İran’ın sorumlu tutulacağı ve Tahran yönetiminin bunun “korkunç sonuçlarına” katlanmak durumunda kalacağını kaydetti. Trump’ın açıklamaları, Husilerin, ABD’nin Yemen’in Hudeyde ve Cevf illerine 6 hava saldırısı düzenlediğini duyurmasının ardından geldi.
‘CİDDİ SONUÇLARI OLUR’
İran resmi haber ajansı IRNA’ya göre, İran’ın BM Daimi Temsilcisi Said İravani, BM Güvenlik Konseyi’ne ilettiği mektupta, Trump başta olmak üzere ABD’li yetkililerin Tahran aleyhindeki “pervasız ve provokatif” açıklamalarını kesin bir dille reddettiklerini ve kınadıklarını belirtti.
Trump’ın tehditlerine ilişkin, “Herhangi bir saldırgan eylemin korkunç sonuçları olacak ve bunun tüm sorumluluğu ABD’ye ait olacaktır.” ifadelerinin kullanıldığı mektupta, “Tahran’ın Yemen’deki Husilere silah tedarik ettiğine dair suçlamaların doğru olmadığı ve Yemenlilerin karar alma ve eylemlerinde bağımsız hareket ettiği” vurgulandı.
Mektupta, ABD ve İngiltere’nin Yemen’e karşı saldırılarının bu ülkenin egemenliği ve toprak bütünlüğünün açık bir ihlali ve barış ve istikrara tehdit olarak nitelendirilirken ABD’nin saldırıları ve tehditlerine karşı Güvenlik Konseyi’ne gerekli adımları atma çağrısı yapıldı.
İsrail’in Gazze’deki soykırım ve kuşatmasına tepki olarak Kızıldeniz’de İsrail’e mal taşıyan gemileri hedef alan Yemen’deki Husilere ağır saldırılar başlatan ABD’nin Başkanı Donald Trump, Husiler’in saldırılarının İran’dan kaynaklandığını ve Tahran yönetiminin bunun “korkunç sonuçlarına” katlanmak durumunda kalacağını ifade etmişti.
ABD’NİN YEMEN’E HAVA SALDIRILARI
Husiler, 7 Mart’ta yaptığı açıklamada, İsrail’e Gazze’ye yardımların girişine izin vermesi için 4 gün süre verdiğini, aksi takdirde İsrail’e karşı deniz operasyonlarını yeniden başlatacağını belirtmişti.
ABD Başkanı Trump, Truth Social platformu hesabından 15 Mart’ta yaptığı açıklamada, orduya Yemen’deki Husilere karşı “büyük bir saldırı” başlatma talimatı verdiğini duyurmuştu.
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, açıklamasında, ABD’ye ait uçak ve savaş gemilerinin Husilerin hedefi olacağını belirterek, saldırılarını sürdürdüğü sürece deniz seferlerindeki engellemelerin Washington’ı da kapsayacağını bildirmişti.
İran destekli Husiler, ABD ile İngiltere’nin başkent Sana’nın da arasında yer aldığı bazı kentlere düzenlediği hava saldırılarında 53 kişinin öldüğünü, 98 kişinin yaralandığını açıklamıştı.
ABD YEMEN’İ VURUYOR
ABD’den son dakika Yemen açıklaması geldi. Pentagon’dan yapılan açıklamada ‘Şu an Yemen’i vuruyoruz. Husi saldırısından etkilenmedik. İran’a karşı askeri seçenekler dahil tüm seçenekler masada’ denildi.
SON DAKİKA — PENTAGON
İran’a karşı askeri seçenekler dahil tüm seçenekler masada
— Yunus Paksoy (@yunuspaksoy) March 17, 2025
ABD: HUSİLERİN SALDIRILARINA KARŞI YAKLAŞIMIMIZ TAMAMEN DEĞİŞTİ
ABD Dışişleri Bakanlığı, Husilerin Amerikan gemilerine yönelik saldırılarının kabul edilemez olduğunu ve saldırılara karşı yaklaşımın tamamen değiştiğini bildirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir önceki ABD yönetiminin sadece saldırı olduğunda karşılık verdiğine işaret eden Bruce, “Şimdi saldırılara karşı yaklaşımımız tamamen değişti.” bilgisini verdi.
Bruce, Husilerin Amerikan gemilerine yönelik saldırılarının kabul edilemez olduğunu da belirterek, “Bunlar idare edilmemeli. Sonlandırılmalı.” vurgusunu yaptı.
Sivil ölümlerin sorulması üzerine Bruce, kimsenin hiçbir koşulda sivil ölüm istemediğini ifade etti.
Bruce, “Ancak diğer taraftan korsan Husiler tüm ülkeye ve deniz bölgesine el koymaya çalışıyor.” diye konuştu.
ABD’nin sivil ölümleri engellemeye çalıştığını ancak mevcut durumun sürdürülemez olduğunu dile getiren Bruce, sivil ölümler için üzüntü duyduklarını söyledi.
Husiler ise 7 Mart’ta yaptığı açıklamada, İsrail’e Gazze’ye yardımların girişine izin vermesi için 4 gün süre tanıdığını, aksi takdirde İsrail’e karşı deniz operasyonlarını yeniden başlatacağını belirtmişti.
ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social platformu hesabından 15 Mart’ta yaptığı açıklamada, orduya Yemen’deki Husilere karşı “büyük bir saldırı” başlatma talimatı verdiğini duyurmuştu.
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, yaptığı açıklamada, ABD’nin (Yemen’e) düzenlediği yeni saldırının askeri güçlerini daha da fazla geliştirmeye katkı sağlayacağını ifade etmiş, gerginliğin tırmandırılmasına aynı şekilde gerginliği tırmandırarak karşılık vereceklerini kaydetmişti.
ABD’ye ait uçak ve savaş gemilerinin Husilerin hedefi olacağını belirten Husi, saldırıları sürdürdüğü sürece deniz seferlerindeki engellemelerin Washington’u da kapsayacağını ifade etmişti.
İran destekli Husiler, ABD ile İngiltere’nin, aralarında başkent Sana’nın da bulunduğu bazı kentlere düzenlediği hava saldırılarında 53 kişinin öldüğünü, 98 kişinin yaralandığını açıklamıştı.
BEYAZ SARAY: ARTIK KASABADA YENİ BİR ŞERİF VAR VE ADI DONALD TRUMP
Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, ABD’nin Husilere yönelik saldırısıyla ilgili bir soruyu, “Artık kasabada yeni bir şerif var ve adı Donald Trump.” şeklinde yanıtladı.
Leavitt, günlük basın toplantısında, ABD Başkanı Donald Trump’ın son açıklamaları ve kararlarıyla ilgili gazetecilerin sorularını cevapladı.
Beyaz Saray Sözcüsü, Trump’ın, İran’ın Husilerin tüm saldırılarından sorumlu tutulacağına dair açıklamalarına ilişkin soruyu, “Artık kasabada yeni bir şerif var ve adı Donald Trump. Dünya bu konuda resmi olarak uyarıldı.” diye cevapladı.
“İran’a mesajımız, bu başkanı (Trump) ciddiye almanız gerektiğidir. Ve bence Husiler bunu geçen hafta sonu zor yoldan öğrendiler.” diyen Leavitt, Trump’ın ticari gemilere yapılan saldırıları “ellerini kavuşturup izlemeyeceğini” belirtti.
Leavitt, Trump’ın, bundan sonra Husilerin yaptığı saldırılardan İran’ın doğrudan sorumlu tutulacağına dair Truth Social’dan yaptığı yazılı açıklamayı gazetecilere okudu.
EL SALVADOR’A GÖNDERİLEN 200 DÜZENSİZ GÖÇMEN İÇİN 6 MİLYON DOLAR ÖDENECEK
Beyaz Saray Sözcüsü Leavitt, ABD’den sınır dışı edilerek El Salvador’a gönderilen 200 civarındaki düzensiz göçmen için, söz konusu ülkeye 6 milyon dolar ödeneceğini açıkladı.
Düzensiz göçmenler için, “Bu kişiler yabancı terörist olarak tanımlandı.” ifadesini kullanan Leavitt, sınır dışı edilme işleminin durdurulması yönündeki yargıç kararına neden uyulmadığına ise yargıcın yazılı emri yürürlüğe girmeden uçakların kalkmış olmasını gerekçe gösterdi.
Sözcü Leavitt, “El Salvador’a gönderilen kişiler Tren de Aragua çetesi üyesidir, bu ABD sınırları içerisinde faaliyet gösteren yabancı bir terör örgütüdür. Önceki yönetim, ülkemizi işgal etmelerine izin vermiştir.” ifadelerine yer verdi.
RUSYA-UKRAYNA BARIŞINA ÇOK YAKIN OLDUKLARINI BELİRTTİ
Beyaz Saray Sözcüsü Leavitt, Trump’ın Kiev ile Moskova arasında barışın sağlanması için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşeceğini belirterek, “Barış anlaşmasına hiç bu kadar yakın olmamıştık ve Trump bunu başarmaya kararlı.” değerlendirmesinde bulundu.
Leavitt, görüşmelerin neticelenmemesi durumunda Trump’ın Rusya’ya yönelik yaptırımlar konusunda, “kesinlikle istekli” olduğunu söyledi.
Fransa’da bir politikacının ABD’nin Özgürlük Heykeli’nin değerlerini temsil etmediği düşüncesiyle geri istediği sorusuna Leavitt, “O düşük seviyeli Fransız politikacıya, Fransızların şu anda Almanca konuşmamasının tek nedeninin ABD olduğunu ve bu yüzden ülkemize minnettar olması gerektiğini hatırlatırım.” sözleriyle cevap verdi.
Leavitt, eski ABD Başkanı Joe Biden’ın 6 Ocak Komitesi üyeleri hakkındaki af kararının ıslak imzalı olmaması nedeniyle Trump tarafından hükümsüz sayılmasını da savundu.
HUSİ LİDERDEN ABD’YE “DAHA AĞIR VE RAHATSIZ EDİCİ” MİSİLLEME TEHDİDİ
Yemen’deki İran destekli Husiler, ABD’nin Yemen’e yönelik saldırılarını sürdürmesi halinde “daha ağır ve rahatsız edici misilleme seçeneklerini” uygulayacaklarını belirtti.
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, El-Mesira televizyon kanalında yayımlanan konuşmasında, ABD uçak gemisi USS Harry Truman’ın, Husi güçleriyle yaşanan çatışmaların ardından Kızıldeniz’in en kuzeyine, 1300 kilometre uzağa çekildiğini iddia etti.
Husi, “Şu anda ABD saldırılarına, uçak gemisini, savaş gemilerini ve diğer askeri unsurlarını hedef alarak karşılık veriyoruz. Ancak saldırılar devam ederse, bundan daha büyük misilleme seçeneklerimiz var.” dedi.
Husiler’in lideri, “Eğer ABD Yemen’e saldırılarını sürdürürse, ona karşı daha ağır ve daha rahatsız edici misilleme hamlelerimiz olacak.” ifadelerini kullandı.
Husiler, son 24 saat içinde USS Harry Truman uçak gemisini iki kez füze ve insansız hava araçlarıyla hedef aldıklarını duyurmuştu.
Husiler, 7 Mart’ta yaptığı açıklamada, İsrail’e Gazze’ye yardımların girişine izin vermesi için 4 gün süre verdiğini, aksi takdirde İsrail’e karşı deniz operasyonlarını yeniden başlatacağını belirtmişti.
ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social platformu hesabından 15 Mart’ta yaptığı açıklamada, orduya Yemen’deki Husilere karşı “büyük bir saldırı” başlatma talimatı verdiğini duyurmuştu.
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, yaptığı açıklamada, ABD’nin (Yemen’e) düzenlediği yeni saldırının askeri güçlerini daha da fazla geliştirmeye katkı sağlayacağını ifade etmiş, gerginliğin tırmandırılmasına aynı şekilde gerginliği tırmandırarak karşılık vereceklerini kaydetmişti.
ABD’ye ait uçak ve savaş gemilerinin Husilerin hedefi olacağını belirten Husi, saldırılar sürdürdüğü sürece deniz seferlerindeki engellemelerin Washington’u da kapsayacağını bildirmişti.
İran destekli Husiler, ABD ile İngiltere’nin, aralarında başkent Sana’nın da bulunduğu bazı kentlere düzenlediği hava saldırılarında 53 kişinin öldüğünü, 98 kişinin yaralandığını açıklamıştı.
PENTAGON: HUSİLERE YÖNELİK SALDIRILAR HEDEFE ULAŞANA KADAR DEVAM EDECEK
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Yemen’deki Husilere yönelik saldırıların “hedefe ulaşana kadar” devam edeceğini bildirdi.
Pentagon Sözcüsü Sean Parnell, ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimindeki ilk günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
ABD’nin Husilere yönelik son saldırılarına dikkati çeken Parnell, “Başkan (Donald) Trump ve Dışişleri Bakanı Pete Hegesth ile ABD liderliği, güç yoluyla barış döneminin geri döndüğünü belirtti. Hedefimize ulaşana kadar ezici ölümcül güç kullanacağız.” ifadelerini kullandı.
İlk saldırı dalgasında birden fazla yerde 30’un üzerinde hedefin vurulduğunu belirten Parnell, bu saldırıların “Orta Doğu’da rejim değişikliğiyle ilgili değil, Amerikan çıkarlarını korumakla ilgili” olduğunu söyledi.
Kızıldeniz’deki harekatın devam ettiğini paylaşan Pentagon Sözcüsü, Husilere yönelik hava saldırılarında “en az 53 kişinin öldürüldüğünü” belirtti.
Parnell, Trump’ın, Kızıldeniz’deki nakliye araçlarına saldırmaya devam etmeleri halinde Yemenli gruba “ateş yağdıracağı” uyarısında bulundu.
Öncekilerden farklı olarak bu defa Husilere çok daha geniş bir operasyon yapıldığını vurgulayan Parnell, Husilere yardıma devam etmeleri durumunda İran’ın hedef olma ihtimali sorusuna, “Başkanın tüm seçeneklerin masada olduğunu çok net bir şekilde belirttiğini düşünüyorum.” şeklinde cevap verdi.
ABD’NİN GÜNEY SINIRINDAKİ SON DURUMU PAYLAŞTI
“Savunma Bakanlığı, vatanımızı ve ABD’nin toprak egemenliğini savunmaktan gurur duyuyor.” diyen Pentagon Sözcüsü Parnell, ABD’nin güney sınırından yasa dışı sınır geçişlerinde yüzde 93’lük bir azalma görüldüğünü belirtti.
Parnell, “Buna rağmen, güney sınırımızda yüzde 100 operasyonel kontrole sahip olana kadar durmayacağız.” dedi.
Ukrayna’da ateşkes görüşmeleri hakkında da konuşan Parnell, bunun “zor, kusurlu, nüanslı ve karmaşık bir süreç” olduğunu ifade etti.
Öte yandan Parnell, ABD Afrika Komutanlığı güçlerinin Somali hükümetinin talebi üzerine 15 Mart’ta terör örgütü Eş-Şebab’a karşı hava saldırıları düzenlediğini ve Somali’nin yaklaşık 150 kilometre kuzeydoğusunda, Mogadişu yakınlarında gerçekleşen saldırılarda “düşman savaşçılar dışında” hiçbir sivil kaybın yaşanmadığını kaydetti.